9 Ağustos 2016 Salı

VATAN VE DEVLET ADAMI;


Büyük devlet adamlarından Oğuz Han (Mete), kendisinden çorak bir toprak parçasını isteyen Çin elçisine, ''Toprak milletin köküdür,onu nasıl verebilirim?Benden eğerimi
isteyiniz vereyim,atımı isteyiniz vereyim,çadırımı isteyiniz vereyim fakat vatanımdan hiçbir kimse bir karış toprak istemesin veremem'' diyerek insanlık tarihine derin bir not düşer.



EY TÜRK:
Biz bizi unutunca,kendimizi ileriye hazırlayamadık.Cumhuriyetimizi reformlarla,şereflerle ve mutluluklarla taçlandırmaya devam edemedik. Ama bugün,ağır faturalar ödememek için tarihteki yıkılış  sebeplerimizi tahlil etmekten kaçınmamalıyız.

Tarihimizde yapılan nankörlüklerin fertlerden ziyade milletimizin hayat sayfalarını kirlettiğini bilmeliyiz,aldatanlara aldanıp içimizde suç işleyen,hata ve nankörlük yapanları unutmanın ise nankörlüklerin en büyüğü olduğunu unutmamalıyız.

Millet olarak biz aldanmamaya kararlı mıyız? Kararlıysak tarihimizdeki hatalar,gafletler,cehaletler ve ihanetleri sebep ve neticeleri ile aldatılışlara da ,aldanışlara da tahammül etmeden,karanlıkların sebebini teşhis edip aydınlıklara çıkmalıyız.

Gelecek günlerde,bilim,sanat,teknik,fikir ve kalem kahramanları yetiştirmek için,tarihimiz her yönü ile bilinmeli,iyisi ve kötüsü ile daima hatırlanmalı,dersler alıp birlik ve beraberliği sağlayan unsurların kaybolmaması için Atatürk'ün ''ortak payda'' amacını gerçekleştirmeye çalışmalıyız.

Türk tarihi açısından son dört yüz yıl, bir faciadır. İmparatorluk yağmalanmıştır, linç edilmiştir, bu gerçeği inkar edemeyiz. Bizi bizden iyi tanıyan batı zaaf dolu yöneticileri iş başına getirerek ''milli şuurumuzun paramparça edilmesini sağlamış,post kavgaları,bölünme senaryoları devam ettirilmiştir.” Bugün bundan dersler çıkarmalıyız.

Türk çınarını devirmek isteyen,dahili ve harici düşmanlar,1900’lü yıllardaki oyunlarını sahneye koyuyorlar. O zamanki reçeteyi bugünde geçerli saymaya çalışıyorlar. İbret alıp cevherimizin üstündeki kirleri temizleyerek, Türk Devlet felsefemiz içinde birleşip hayata geçirmek için birbirimizi anlayıp,birbirimizle birleşerek post kavgasını bir kenara bırakmalıyız.

Bugünün nesli Sevr'i iyi bilmelidir. Zaafa,bölünüşe,bayrak inkarcılarına,içeriden ve dışarıdan beslenen gaflete düşen, acımasız alçakların insanlık dışı eylemlerine prim vermemelidir. Vatan toprakları için görev yaparken şehit edilenlerin, kimsesiz bıraktığı eşleri,yetimleri ve evlat acısı çeken analarını unutmamalıdır.

DÜŞÜN
Senin törende vatan sevgisi,evlat sevgisi gibidir.

Ataların, söz konusu ''VATAN” olunca canını,malını bile vermemiş midir?
Ataların, bizler rahat yaşayalım diye, vatan yolunda,ailesini feda etmemiş midir?

DEVLET ADAMI:

 

Düşmanlıklar yaratmaz,olanlarla barış içinde yaşamak için ne gerekiyorsa  yapar ,ama düşmanlarını da unutmaz,

 

Kimlik mi,liyakat mı?toplumun hastalanmaması,milletin geleceğinin tehlikeye düşmemesi için,hakikate ve hakkaniyete önem vererek liyakat için harcanan emek,çaba,alın teri,göz nuru ile elde edilen bilginin çöpe atılmasına razı olmaz,

 

Aç gözlü olmaz,ayrıcalıklı konumundan yararlanıp kendi çıkarlarını gözetmez,

Yükseldikçe merhamet ve yardımseverlik duygularını artırmalıdır,

 

Asıl olan Millettir. Hizmet O'nadır ve her şey O'na layık olmalıdır. Devlet adamı, ufku ve idealleri olan ,milletinin değerlerini koruyan, kendisini yararlı olmak için yarınlara hazırlayan, gerçekleri görebilen ve yüreği vatan için çarpandır.

Bilal GÜRER

 


 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder