2 Ekim 2018 Salı


Dost dediğin dosdoğru dost olur;

Sevgisinden kaygı duymayacağımız, sağlığımızı koruduğumuz gibi koruyacağımız, unutulmaktan değil unutmaktan korkacağımız, kendimizden daha fazla değer verdiğimiz, bizim aradığımız, bizi arayan yaşama sevincimizin kaynağı,  vefalı dostlar ile yaşamalıyız,

Gerçek manada bir dosta rastlamanın zorlaştığı günümüz çıkar dünyasın da, en ufak bir çıkar düşünmeden, kendisinden daha iyi konumlara gelmesini, daha iyi olmasını isteyen, elinizi bir iyiliğe attığınızda, elini taşın altına koymaya çabalayan, uğraşan kişilere yüreğinizi verirseniz karşılığını alırsınız,

Dostlarını arayan, hesapsız,  bildiği sırlarını herkesten saklayan, zarar vereceğimiz ya da göreceğimiz işleri yapmamamız için uyaran, ağladığımızda omzunu ıslatan, mal ve makama önem vermeyen, gönül zenginliğini daha önemli görenler ile dost olmalıyız.

Dostlarımıza yük olmak yerine, aksine onun yükünü hafifletmeye gayret etmek, karşılıklı güven ile şahsi menfaat hesaplarından uzak, zor duruma düşen dostumuzun sıkıntısını kendi sıkıntımız, iyilik ve güzelliğini de kendi iyiliğimiz olarak gören, imkanımız ölçüsünde olan şeyleri dostlarımızdan kıskanma yı ayıp saymalıyız,

Sadık, vefalı, pak ve takvalı dostlardan elimizi çekmemeli, onların yaktığı sevgi meşalesini, kendi kalbimizde, ışıklı ve yanar tutmalıyız dostlukların, içte ve dışta aynı olan  hissi ve dostane ilişkilerin değerini bilmeliyiz,

Gerçek dost; ayrı bedenlerdeki iki kalbin aynı duyuşlar içinde bir kalp olarak yaşamasıdır.


T.C.Bilal GÜRER

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder